Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk´ün 83. ölüm yıldönümü dolayısıyla ilimizde anma töreni düzenlendi. 

        Anıt Park´ta düzenlenen anma törenine Diyarbakır Valiliği ve Büyükşehir Belediye Başkanlığı çelenklerinin konulmasının ardından, 7. Kolordu ve Garnizon Komutanlığı çelengi sunuldu. Çelenk sunumunun ardından saat 09:05'te sirenlerin çalması ile Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün anısına 2 dakikalık saygı duruşunda bulunuldu, İstiklal Marşı'nın okunmasıyla birlikte bayraklar göndere çekildi. İstiklal Marşının bitiminde bayraklar yarıya indirildi.

      Cahit Sıtkı Tarancı  Kültür  Merkezinde devam eden törene; Valimiz Sayın Münir Karaloğlu'nun yanı sıra, 7. Kolordu ve Garnizon Komutanı Tümgeneral Yılmaz Yıldırım, Jandarma Bölge Komutanı Tümgeneral Dr. Fuat Güney, Muh. Hv. Kuv. K. Yrd. VEBHMM'leri Komutanı Tümgeneral Kutlay Demir, 8. Ana Jet Üssü Komutanı Tuğgeneral Ali Özmen, Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcısı Mustafa Çelenk, Dicle Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Karakoç, Büyükelçi Dışişleri Bakanlığı İl Temsilcisi İbrahim Mete Yağlı, Vali Yardımcıları, İl Jandarma Komutanı Tuğgeneral Gökhan Çiloğlu, İl Emniyet Müdürü Dr. Hüseyin Aşkın, İl Milli Eğitim Müdürümüz Sayın Yüksel Arslan, İl Milli Eğitim Müdür Yardımcıları, Şube Müdürleri askeri erkân, İlimizin üst düzey yöneticileri, kamu kurum müdürleri, sivil toplum kuruluşları ve vatandaşlar da katıldı.

       Saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başlayan programda, İl Milli Eğitim Müdürümüz Sayın Yüksel Arslan'ın "Atatürk ve 10 Kasım" konulu yaptığı konuşmasında; "Bugün burada Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün ebediyete irtihalinin 83. yıldönümü dolayısıyla toplanmış bulunmaktayız. Ömrünü milletine adayan Atatürk, çocukluğunda ülkenin içerisinde bulunduğu koşulları göz önünde bulundurarak asker olmayı hayal etmiştir. Annesi Zübeyde Hanım her ne kadar farklı düşünse de annesini kırmayarak önce onun istediği Mahalle Mektebine sonra babası Ali Rıza Efendi'nin de desteğiyle hayalini kurduğu Şemsi Efendi İlkokuluna gitmiştir. Ülke I. Dünya Savaşı'ndan sonra Mondros Mütarekesi'yle işgal edilirken ve ülkede kurtuluş çareleri olarak Amerikan himayesi, İngiliz himayesi ve bölgesel mücadele gibi çözüm önerileri konuşulurken o, ''Ya istiklal ya ölüm!'' diyerek bunların hiçbirini kabul etmemiş ve çözümün Anadolu'ya geçerek milli birlik ve bütünlük içerisinde İstiklal Savaşı'nı başlatmak olduğunu ifade etmiştir. İstanbul işgal edilirken gözyaşlarıyla manzarayı izleyen yaveri Cevad Abbas'a "Geldikleri gibi giderler.'' sözüyle ümitsizliğe yer olmadığını söylemiştir.

       Büyük adamları ancak büyük milletler yetiştirir. Toplumların büyük adamlara ihtiyacı en çok bunalımlı dönemlerde ortaya çıkar. Toplumları, bunalım dönemlerinden ancak büyük liderler kurtarabilir. Mustafa Kemal Paşa birleştirici ve toplayıcı bir lider, büyük bir asker ve teşkilatçı bir devlet adamıydı.

       19 Mayıs 1919'da Samsun'da başlattığı Milli uyanış, daha sonra Amasya Genelgesi'yle dünyaya duyurulmuş ve Milli bağımsızlık davası Erzurum ve Sivas Kongreleri ile dalga dalga vatanın bütününe yayılmıştır. "Milli sınırlar içerisinde vatan bir bütündür, parçalanamaz." ilkesiyle kaybedilecek bir karış toprak olmadığını ve bunun için Milli Mücadelenin elzem olduğunu ilan etmiştir.

        Erzurum ve Sivas Kongreleri ile başlayan milli örgütlenme batıda Balıkesir ve Alaşehir Kongreleri ile devam etmiş olup 23 Nisan 1920'de TBMM'nin açılmasıyla birlikte millet egemenliğine dayanan yeni Türk Devleti tüm dünyaya ilan edilmiştir. Kuva-yi Milliye'den düzenli orduya geçiş ile birlikte askeri teşkilatlanma da tamamlanmış oldu.

         "Bağımsızlık benim karakterimdir." sözüyle milletine önderlik etmekle yetinmemiş aynı zamanda diğer milletlerin de esarete başkaldırarak bağımsızlığa giden yolunun öncüsü olmuştur. Büyük devlet adamı, Gazi Mustafa Kemal Atatürk, yaptığı inkılaplarla çağdaş Türkiye'nin temellerini atmıştır. Türkiye Cumhuriyeti Devletini muasır medeniyetler seviyesinin üzerine ulaştırmak için siyasi, sosyal, hukuki ve ekonomik alanda birçok inkılaplar yapmıştır. Saltanatın kaldırılması, Cumhuriyetin ilanı, Halifeliğin kaldırılması, Tevhid-i Tedrisat Kanunu, takvim saat ve ölçülerde değişiklik, Kabotaj Kanunu ve Medeni Kanunun ilanı bunlardan yalnızca bazılarıdır.

         Atatürk, ileri görüşlü bir devlet adamıydı. Çanakkale Muharebeleri'nde düşmanın nereden çıkarma yapacağını önceden sezmiş ve tedbir alınmasını sağlamıştır. Yaklaşan II. Dünya Savaşı'nı öngörerek 1934'te Balkan Antantı ve 1937 yılında ise Sadabat Paktı'nın kurulmasına öncülük etmiştir. Gençlere söylediği "Yolunda yürüyen yolcunun yalnız ufku görmesi kâfi değildir. Muhakkak ufkun ötesini de görmesi ve bilmesi lazımdır.'' sözü onun ileri görüşlülüğünü açıkça ortaya koymaktadır. Fikirleriyle sadece yaşadığı dönemi değil günümüzü de aydınlatan evrensel bir fikir adamıydı. Hastalığı etkisini arttırmışken ve doktorların tüm uyarılarına rağmen Hatay Meselesi'nin çözümü için hasta yatağından kalkıp Hatay'ı ziyaret etmiş ve ana vatana katmak için büyük mücadele örneği vermiştir. O, sadece kendi milletini değil bütün insanları samimi duygularla seven iyi kalpli bir insandı. Bütün milletleri bir vücut; her milleti de bu vücudun bir organı olarak görürdü.

    Çok kitap okuyan, eserler yazan ve yeni nesli öğretmenlere emanet eden Atatürk;  bağımsızlık savaşının en bunalımlı günlerinde 16 Temmuz1921'de Maarif Kongresi'ni toplamış ve milli eğitim davasını öncelikli bir mesele olarak görmüştür. Yeri geldiğinde kara tahtanın başına geçerek yeni Türk alfabesini öğretmiştir. "Ulusları kurtaranlar, yalnız ve ancak öğretmenlerdir." sözüyle eğitime ve öğretmene verdiği önemi vurgulamıştır.

       57 Yaşında hayata gözlerini yuman ve ömrünü milletinin hizmetine adayan, Cumhuriyetimizin kurucusu, Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü kahraman silah arkadaşlarını, tüm aziz şehitlerimizi ve vefat eden gazilerimizi bir kez daha rahmet, minnet ve saygıyla anıyorum. Ruhları şad olsun." dedi.

Müdürümüzün konuşmasından ardından Rekabet Kurumu Cumhuriyet Fen Lisesi Öğrencisi Ceren Cengiz "Mustafa Kemal'i Düşünüyorum" adlı şiiri okudu. Kayapınar Ortaokulu Öğretmeni Ezgi Kaya ve Mehmet Sabri Güzel Ortaokulu Öğretmeni Muzaffer Koç "Atatürk'ün Hayatı" adlı sunumu gerçekleştirdi. Program; Şehit Ömer Halis Demir Anadolu Lisesi öğrencisi Serhat Kahraman'ın "Mustafa Kemaller Tükenmez" şiirini seslendirmesinden sonra 7. Kolordu Komutanlığında görevli 2 subay tarafından 'Atatürk'ün Asker Kişiliği' konulu barkovizyon sunumuyla devam etti.

Program; Güzel Sanatlar  Lisesi Halk Müziği Korosu tarafından verilen müzik dinletisi ile son buldu.

Basın ve Halkla İlişkiler Şubesi