DİYARBAKIR İL MİLLÎ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ

ÖĞRETMENLER GÜNÜ ETKİNLİKLERLE KUTLANDI

ÖĞRETMENLER GÜNÜ ETKİNLİKLERLE KUTLANDI

İlk tören İl Milli Eğitim Müdürümüz Sayın Hasan Aslan’ın Atatürk Anıtına çelenk sunmasının ardından saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı.

Çelenk sunma töreninin ardından İl Milli Eğitim Müdürümüz Sayın Hasan Aslan ve aday öğretmenlerden oluşan bir heyet İl Vali Vekili Sayın Dr. Ahmet Naci Helvacı’yı makamında ziyaret etti. Vali Vekili Helvacı ile makamında bir süre görüşen İl Müdürümüz Aslan ve öğretmenler daha sonra toplu fotoğraf çekiminin ardından valilikten ayrıldı.

Büyükşehir Öğretmen Evi ve ASO toplantı salonunda devam eden törene;  İl Vali Vekili Sayın Dr. Ahmet Naci Helvacı, Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcı Vekili Alper Tunçer, İl Milli Eğitim Müdürü Hasan Aslan, İl Milli Eğitim Müdürlüğü Maarif Müfettişleri Başkanı Selahattin Kılıçaslan, İl Milli Eğitim Müdür Yardımcıları, İlçe Milli Eğitim Müdürleri, Şube Müdürleri ile ilimizde görev yapan kurum müdürleri, Siyasi Parti Temsilcileri ve Öğretmenler katıldı.

Büyükşehir Öğretmen Evi ve ASO toplantı salonundaki tören Başöğretmen Mustafa Kemal Atatürk ve Türk Milli Eğitimine hizmetleri geçen ve ebediyete intikal eden öğretmenlerin anısına bir dakikalık saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunması ile başladı.

Milli Eğitim Bakanlığı tarafından hazırlanan Öğretmenler Günü konulu kısa film gösteriminin ardından İl Milli Eğitim Müdürümüz Hasan Aslan, “Ağrı Dağı” adlı şiiriyle başladığı konuşmasında, İnsanlık tarihinin en eski, en ulvi ve en kutsal mesleği olarak kabul edilen öğretmenlik mesleğinin değerinin fark edilmesi amacıyla bugün burada toplanmış bulunmaktayız.

Millet Mekteplerinin açılışı ve Atatürk´ün Başöğretmenliği kabul tarihi olan 24 Kasım günü, dünyanın en seçkin, en soylu ve toplumda en kritik roller üstlenen öğretmenlerimizi anmak ve bir kez daha hatırlamak amacıyla düzenlenmiş özel bir gündür.

Elbette ki geleceğimizi inşa eden, taş üstüne taş koyan, nesilleri yetiştiren öğretmenlerimizi sadece bir gün ile anmak onların emeğini ve karşılıksız çabasını takdir etmeye yetmez.

Bildiğiniz üzere Milli Eğitim Bakanlığı "2023 Vizyon Belgesi" açıklandı. Ülkemiz eğitiminin gelişimi için çok önemli olan bu belgede başta öğretmenlik meslek kanununun çıkarılması olmak üzere öğretmenlerimize yönelik çok önemli çalışmalar yer almaktadır. Bu da ileriki dönemlerde öğretmenlerimizin öneminin fark edilmesi açısından çok önemlidir. Ve öğretmenlik mesleğinin gelişimine büyük katkılar sağlayacaktır.

Cinsiyet, dil, din, ırk ayrımı yapmaksızın her türlü vatan koşullarında görevinin başında olan Öğretmenlerimizin toplumda var olan yeri ve statüsü daha da yükseltilmelidir ve öğretmenlerimiz güçlendirilmelidir.

Öğretmenlik bugünü gözden kaçırmadan geleceği tasarlayabilmektir. Öğretmenlerimizin en önemli eseri geleceğimizdir. Yani öğretmenlerimiz varlıklarıyla sadece öğrencilerini değil bütün geleceğimizi şekillendirir. Başöğretmenimiz Mustafa Kemal ATATÜRK´ün dediği gibi; "Öğretmenler; Yeni nesli, Cumhuriyetin fedakâr öğretmen ve eğitimcilerini, sizler yetiştireceksiniz ve yeni nesil, sizin eseriniz olacaktır..."

Sevgili öğretmenler!

Bizler gayet iyi biliyoruz ki eğitim sistemini anlamanın en iyi yolu öğretmenler odalarını anlamaktan geçiyor. Eğitim sisteminin genel başarısı öğretmenlerimizin başarısına bağlıdır. Yani öğretmenlerimiz ne kadar iyi anlaşılır ve ne kadar başarılı olurlarsa eğitim sistemimiz o kadar başarılı olur.

Sevgili Meslektaşlarım!

Sizler öğrencilerinizi adeta bir nakkaş gibi işliyor, onlara bilginizle birlikte kişiliğinizi de katıyorsunuz. Çünkü öğretmenlik yalnızca, sınıfta edinilen bilgileri aktarmak değildir. Öğretmenlik, irfanla çocuklarımız, geleceğe hazırlamaktır. Öğretmenlerine gerekli hizmeti sunmayan, onların fedakarlıkları karşısında ahde-vefa göstermeyen bir ülkenin geleceği karanlıktır. Sevgili Öğretmen Arkadaşlarım! Öğretmenlik zor bir meslektir. Ve bu mesleğin en büyük zorluğu "insan yetiştirmenin zor ve hassas" olduğu gerçeğinden gelmektedir. Çünkü öğretmenliğin hammaddesi sevgidir ve bu sevgiyi bir nakkaş hassasiyetiyle insan ruhuna işlemektedirler. Öğretmenlik bir meslekten öte kişilerin gönül gücüyle kendisini katmalarını gerektiren bir yaşam biçimidir. Yani kısacası sayın bakanımızın dediği gibi; "Öğretmenlik iltifat beklemeden marifete talip olmaktır."

Değerli Meslektaşlarım!

Bugün öğretmenler günü...

Bugün öğretmenin toplumdaki değerini anlatmak, öğretmenler arasındaki bağı kuvvetlendirmek, öğrenci öğretmen ilişkisini güçlendirmek, emekli olanları hatırlamak, kaybedilen eğitimcileri anmak, yeni öğretmenlere meslek bilincini aşılamak amacıyla. Toplandığımız güzel bir gündür. Bu vesile ile ülkemizin bu günlere gelmesinde büyük emeği olan bütün öğretmenlerimizi saygıyla yad ediyoruz.  Başta başöğretmen Mustafa Kemal olmak üzere bizleri bugünlere getiren öğretmenlerimizi şükranla anıyor, ebediyete intikal ederek aramızdan ayrılmış olanlara Allah´tan rahmet diliyor, siz değerli meslektaşlarıma saygılar sunuyorum.” dedi.

Günün anlam ve önemine binaen “Ben Öğretmen Olmak İstiyorum” adlı şiir Cengizhan Karahan ve Hülda Hacer Karadaşlı adlı öğrenciler tarafından okundu.

Daha sonra Milli Eğitim Bakanı Sayın Ziya Selçuk’un 24 Kasım Öğretmenler günü nedeniyle yayımlanan mesajında;

"Karanfiller kaktüslere tepeden bakmaz. Toprak dikeni var diye ona hoyrat davranmaz.

Hepsi aynı toprağın çiçeğidir. Bulutlar yağmura kızmaz, yıldızlar aya özenmez, rüzgâr güneşe alınmaz; hepsi aynı göktedir, aynı düzen üzeredir.

 Ağaçlar tepe yapraklarını daha çok sevmez, en alt dalın kaderiyle en üst dalın kaderi aynı kökten beslenir.

Akrep ve yelkovan birbirine yetişmek için değil, kendi seyrini tamamlamak için döner saat üzerinde...

Kırmadan, kızmadan, yormadan, sevgiyle, ilgiyle, bilgiyle; kendilerine bahşedilen özel ve güçlü bir sabırla insan yetiştiren, tüm zorluklar arasında “İyi ki öğretmenim” diyen koca yürekli öğretmenlerimin Öğretmenler Günü’nü kutluyor; ülkemin eğitim ağacının dalında onlar gibi bir yaprak olmaktan duyduğum gururu bir kez daha tekrar ediyorum.

“Ben de iyi ki öğretmenim!” dedi.

Milli Eğitim Bakanımızın okunan mesajının ardından Edebiyat öğretmeni Gizem Tanış“Dünyanın Bütün Çiçekleri” adlı şiiri okudu.

Vali Vekili Sayın Dr. Ahmet Naci Helvacı´ yaptığı konuşmada ise; “Sayın Başsavcım, Komutanım, İl Milli Eğitim Müdürüm, protokolün değerli temsilcileri ama en önemlisi bugün kendilerine atfedilen sevgili, değerli öğretmenler. Öncelikle hepinizi sevgi ve saygıyla selamlıyorum. Kendisi şair olma yönüyle pek bilinmeyen bir yazarımız, ‘Güneş altında söylenmemiş söz yoktur. Bu yüzden ben geceleri söylüyorum sevdiğimi’ mısraları ile başlayan bir şiir yazar. Eğitimde sonradan bir deyiş haline getirilen ’bu gökyüzü altında söylenmemiş bir söz yoktur.’ cümlesi bu söz doğrultusunda, eğitim de, bu gökyüzü altında en çok konuşulan konuların başında geliyor.

Başta kendimiz ailemizden ve okullarımızdan eğitim alırız. Sonra ebeveyn olarak kendi çocuklarımızın eğitimlerine eşlik ederiz. Modernleşen ve yabancılaşmanın arttığı bir dünyada, ‘aman yavrum tanımadığımız insanlarla konuşma, şuraya gidelim, bunu ye dediğinde o tekliflerini kabul etmeyin’ dediğimiz bir dünyada, çocuklarımızın liseyi bitirene kadar ki en değerli yaşlarını, siz öğretmenlere emanet ediyoruz.

Öğretmenlik öyle bir meslek ki, okuyorsun, yazıyorsun ve düşüncelerini bilgilerini genç dimağlara anlatıyorsun. Dolayısıyla bu mesleğin içermiş olduğu bu boyutu gözden kaçırmadan öğrencilerimizin, başta hayata hazırlanması ve en önemlisi de gerçekten iyi bir insan olmalarını sağlayıcı bir çaba içerisinde bulunmamız gerekiyor. Atatürk´ün de dediği gibi “Öğretmenler yeni nesil sizin eseriniz olacaktır” Bu hep böyle olmuş ve hep böyle olmaya devam edecektir.

Biraz önce ‘bana bütün dünyanın çiçeklerini getirin’ isimli şiirini okuyan öğretmen arkadaşımız ne kadar güzel söyledi. Sınav yaklaşımın olması gerekiyor. Sınav yaklaşımını bir takıntı bir mit haline getirilmeden  çocuklarımızın tümünü, bütün çiçeklerin eğitimine odaklanmamız gerekiyor. Burada ana ve birinci unsur, özgüvenini kazanmış  kendi ayakları üzerinde durabilen, derdini, isteğini güzel Türkçemizle en iyi bir şekilde ifade edebilen nesiller yetiştirmek. Yetiştiremediğimiz takdirde o zaman toplumun %5’i, 10´u, 20´sine özel ihtimam göstermiş oluruz. Geriye kalan kısmında da toplumumuzun bütün alanlarda çöküntüye düştüğünü görürsünüz. Değerler eğitiminin milli ve dini bir sürü boyutu var. Ama bununla beraber gündelik hayatın ve yaşamın dışında karşılaştığımız en ufak bir problemde eline levyelerini alıp çıkan şoförler, sokakta bırakılan çöpler, aklınıza ne geliyorsa öğretmenlerimizin o çocuklara vereceği ve aşılayacağı hassasiyetle mümkündür.

Sayın Valimiz Hasan Basri Güzeloğlu, öğretmenler günü mesajında Atatürk´ün cümlesinden bir mülhem ile ´Öğretmenlik yeni nesillere adanmış bir hayattır´´ diyor. Bu kapsamda başta Türkiye Cumhuriyeti´nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere Cumhuriyet’in her döneminde değişik açılardan eğitime önem verildi. Şu anda da eğitime çok büyük önem veriliyor. Cumhurbaşkanımız, Milli Eğitim Bakanımız, Milli Eğitim Müdürümüz ve milli eğitimin her kademesinde görev yapan siz değerli arkadaşlarımız bunun çabası ve gayreti içerisindesiniz. Bu çabanın ve gayretin bir de istatistiki boyutları var. Yapılanların test edilebilmesi ve ölçülebilmesi açısından buna ihtiyaç duyuyoruz. Bu açıdan Diyarbakır’ımızda Sayın Valimizin, Milli Eğitim Müdürlüğü ile beraber yapmış oldukları çalışmalarda ciddi verilerde iyileşmeler ortaya çıktı. Okuma yazma oranlarının arttırılması, okul ilgisinin yaygınlaştırılması, sınav başarılarının yükseltilmesi ilk planda aklıma gelenlerden.  Diyarbakır bu ülkenin her ili gibi çok önemli ama sosyokültürel önemi belli açılardan daha fazla ve daha farklı olan bir il. Dolayısıyla size ayrı bir sorumluluk yüklüyor. Bu yöre insanının eğitimle elde edebilecek bütün kazanımları elde etmesini sağlayıcı bir çalışma ve çaba içerisinde bulunmamız gerekiyor ve bunun baş yürütücüleri siz öğretmenlersiniz.

Öğretmenler günü, Atatürk’ün alfabeyi öğrettiği o meşhur gün. Biliyorsunuz bir resim vardır. Bir çocuk elinde beyaz tebeşir ve başında Atatürk durur. Ona atfen olarak siz öğretmenlere verilmiş, gerçekten anlamlı bir gün, bu gün. Bu gününüzde hepinizi en içten dileklerimle kutluyorum. Valimiz Hasan Basri Güzeloğlu’nun benden aktarmamı istedi; sizin bu gününüzü en içten duygularla kutladığını ve hepinizi sevgiyle, saygıyla kucakladığını belirtti. Bu vesileyle bende sizin Öğretmenler Gününüzü en içten duygularımla kutluyorum. Hem kişisel hayatınızda hem de öğrencilerinizin hayatında en yüksek başarı ve mutluluklara ulaşmanızı diliyor, hepinizi sevgiyle, saygıyla selamlıyorum. Gününüz kutlu olsun” dedi.

Resim, şiir ve kompozisyon yarışmalarında dereceye giren öğrencilere Vali Vekili Sayın Dr. Ahmet Naci Helvacı tarafından hediyeleri takdim edildi.

Mesleğe yeni başlayan Öğretmenler Tarih Öğretmeni Nalan Bozkurt yönetiminde Öğretmen Andı´nı okumalarının ardından tören,  Müzik Öğretmenleri ve Güzel Sanatlar Lisesi öğrencilerinden oluşan koro tarafından ezgilerin okunmasıyla son buldu.

 

Basın ve Halkla İlişkiler Şubesi

24-11-201824-11-201824-11-201824-11-201824-11-201824-11-201824-11-201824-11-201824-11-201824-11-201824-11-201824-11-201824-11-201824-11-201824-11-201824-11-201824-11-201824-11-201824-11-201824-11-201824-11-201824-11-201824-11-201824-11-201824-11-201824-11-201824-11-2018


Fırat Mahallesi 597. Sokak No 4 Kayapınar / DİYARBAKIR - 0412 322 2100 / 0412 322 2200 / Sanal Santral 84122100 / 84122200

MEB © - Tüm Hakları Saklıdır. Gizlilik, Kullanım ve Telif Hakları bildiriminde belirtilen kurallar çerçevesinde hizmet sunulmaktadır.